Akupunktur ile Cilt Hastalıkları ve Tedavisi

Döküntü Sivilce  Cilt Şişmesi Egzama

 

 

Kaşıntılı Cilt hastalıklarında, döküntülerde, sivilcelerde, cilt şişmelerinde, geçmeyen cilt  enfeksiyonlarında, akupunkturla çok iyi sonuçlar alınabilmektedir.

Biz  bu durumlarla ilgili olarak bir çok vakayı tedavi altına aldık ve hiçbir tedaviden sonuç  alamamış hastalarımızın çoğunda mükemmel sonuçlar aldık.

Bu hastalarımıza ait kayıtlar ve belgeler elimizde mevcuttur.

Birçok bölümün sonunda da ifade ettiğim gibi, başta hekimlerimiz olmak üzere insanlarımızın böyle bir tıbbi imkandan haberdar olmaması büyük kayıptır, üzücüdür.

Yaşlılıkta Akupunktur

dedenene

Yaşlılık bir hastalık olmayıp, bedensel ve ruhsal işlevlerde, zaman içinde ortaya çıkan bir gerileme sürecidir.

Çağlar boyunca toplumların, düşünsel ve teknolojik düzeylerindeki gelişmelerine paralel olarak yaşlılığın tanımı ve zamanlamasıyla ilgili değişik görüşler ortaya çıkmıştır. Örneğin; bazı Afrika kabilelerinde 35 yaşı, yaşlılık olarak değerlendirilebilirken, uygar ülkelerde bu sınır 60, hatta 65'ten sonra başlatılabilmekte; yine bir önceki yüzyılda 50 yaşındaki bir insana yaşlı gözüyle bakılırken, bugünün toplumunda bakış açısı daha değişmiştir.

Bilim ve teknoloji geliştikçe yaşlı nüfus sayısı daha da artacaktır. Bu yaş popülasyonun da sağlıklı bir yaşam sürmesi ulusların refahı açısından çok önemlidir. Artık, bu grup insanların sağlık sorunlarıyla uğraşan ve Geriyatri Hastaneleri adını alan kurumların sayısı da gün geçtikçe artmaktadır.

Bu  gruptaki insanların, hastalanmasını önlemek, ilaç bağımlılıklarını azaltmak, amacıyla akupunkturdan faydalanmak mümkündür. Akupunktur   tedavisi ile insanların ruhsal ve bedensel dengelerini korunabilmektedir. Kendi yaşlı hastalarımızda uyguladığımız tedavilerde bu etkileri aşikar olarak görmekteyiz.

Ben; akupunktur tedavisini, yanarken fitili yana yatan bir mumun fitilini tekrar düzeltmeye benzetiyorum. Mum enerjisini eni sonu tüketecektir. Ama eğilmiş bir fitille kısa sürede tüm yağını bitirmeden sönecek olan mum fitili  doğrultulunca yağını sonuna kadar kullanıp öyle sönecektir.

İşte   akupunktur da  insan hayatının zamansız sönmesini engellemede  kullanabileceğimiz çok doğal bir yöntemdir.

Akupunktur ile Hipertansiyon ve Tedavisi

hst hipertansiyon Hipertansiyon; kan basıncının 140/90 mm/Hg'yi geçmesi durumu olup, her hekimin branşı ne olursa olsun, her an karşılaşabileceği bir sorundur. Tedavi edilmesi hayati bir önem taşır.

Kısaca, özetliyecek olursak hipertansiyon iki tipe ayrılır. Primer hipertansiyon denilen birinci tip herhangi bir nedene bağlanamayan hipertansiyon olup hipertansiyon vakalarının  yaklaşık %80'ini oluşturur. İkinci tipe ise Sekonder hipertansiyon denir ve altında yatan böbrek hastalığı,  böbreküstü bezi hastalığı, beyin tümürü, bazı ilaçların yan etkisi hatta bazan gebelik gibi bir neden vardır.

Sekonder hipertansiyonlarda altta yatan hastalığın tedavisi ön plandadır.

Ne Zaman Akupunktur?

alt

Akupunktur'un hangi durumlarda ve ne zaman kullanılması gerektiği konusunda, hem batı tıbbı hem de Akupunkturu uygulayan bir hekim olarak görüşümü belirteceğim;

Biz, prensip olarak Akupunktur tedavisini hemen her yerde ve her hastada kullanılmasını uygun bulmuyoruz. Önemli olan hastaya yarar sağlamaktır. Hastanın sorunu değerlendirildikten sonra hastaya sağlayacağı yararlar, kullanım kolaylığı, yan etkiler, tedavi süresi, tedavi maliyeti vb. gibi durumlar göz önüne alınarak, öncelikli batı tıbbı olmak üzere hangi tedavi yönteminin kullanılacağı tercih edilmeli ve bu, hastayla birlikte değerlendirilmelidir.

Akupunktur, bazen batı tıbbı ile birlikte kullanılarak, bazen de tek başına, tedavide bize yardımcı olmaktadır.

Neden Akupunktur?

Akupunktur tedavisi denince çoğu insanın aklına obezite veya sigara bırakma gibi bağımlılık tedavileri gelmektedir. Oysa Akupunktur, özellikle batı tıbbının çözmekte zorlandığı bazı hastalıkların  tedavisinde çok yararlı sonuçlar vermektedir.

Ben, batı tıbbı normlarına göre eğitim almış bir Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanıyım. Bize baş vuran bazı hastalarımızın kısırlık, menopoz, cinsel başarısızlık, geçmeyen vaginal akıntılar, geçmeyen kasık ağrıları, idrar kaçırma sorunları, adet sancıları... vs gibi sorunlarını çözmede, batı tıbbı tedavi yöntemlerinin yetersiz kaldığını görünce, bu sorunların çözümünde başka yolların da olması gerektiğini düşündüm ve bazı arayışlara girdim.